Ana Sayfa Türkçe Bilim Uzaylılar: Belkide Dünya’da Temas Etmeye Değer Bir Zeka Türü Yoktur

Uzaylılar: Belkide Dünya’da Temas Etmeye Değer Bir Zeka Türü Yoktur

0

Fermi paradoksuna verilen yeni yanıt, uzaylıların Dünya ile temas kurmadığını çünkü burada zeka belirtisi olmadığını öne sürüyor

Yeni bir makale, akıllı uzaylıların yalnızca teknolojik olarak en gelişmiş gezegenlerle temas kurmakla ilgileneceğini ve Dünya’nın bu gezegenler arasında yer almadığını iddia ediyor.

Uzaylılar neden iletişime geçmedi? Belki de Dünya’nın sıkıcı olduğunu düşünüyorlardır.

arXiv (yeni sekmede açılır) veritabanında yayınlanan yeni bir ön baskı makalesi, akıllı uzaylıların yaşam barındıran gezegenleri özellikle ilginç bulmayabileceğini öne sürüyor. Kudüs İbrani Üniversitesi’nden astrofizikçi Amri Wandel’in kaleme aldığı makaleye göre, eğer yaşam galaksideki pek çok gezegende evrimleştiyse, uzaylılar muhtemelen sadece biyoloji değil teknoloji işaretlerinin de bulunduğu gezegenlerle daha çok ilgileniyorlardır. Makale henüz hakem değerlendirmesinden geçmedi.

Çalışma, evrenin yaşı göz önüne alındığında, zeki uzaylıların şimdiye kadar uzun mesafeli uzay yolculuğunu geliştirmiş ve dolayısıyla Dünya’yı ziyaret etmiş olmalarının muhtemel olduğunu savunan Fermi paradoksunu araştırıyor. Ziyaret etmemiş olmaları (bildiğimiz kadarıyla) Samanyolu galaksisinde başka akıllı yaşam olmadığının kanıtı olabilir.

Ancak uzmanlar kayıp uzaylılar için başka açıklamalar da önerdiler: Belki de geçmişte, insanlar evrimleşmeden ya da ziyareti kaydedecek kapasiteye sahip olmadan önce Dünya‘yı ziyaret ettiler. Ya da belki de uzun mesafeli uzay yolculuğu sanıldığından daha zordur. Belki de uzaylılar Dünya’ya gelemeyecek kadar yakın bir zamanda gelişmiş bir uygarlık geliştirdiler. Ya da kasıtlı olarak evreni keşfetmemeye karar vermişlerdir. Hatta kendilerini öldürmüş olmaları bile mümkün.

Yeni makalede Wandel bir başka olası açıklama daha sunuyor: Samanyolu’nda yaşamın gerçekten yaygın olduğu. Eğer yıldızların yaşanabilir bölgesinde yörüngede dönen kayalık gezegenlerin çoğu yaşam barındırıyorsa, uzaylılar muhtemelen kaynaklarını her birine sinyal göndererek boşa harcamayacaklardır – muhtemelen uzaylı algler veya amiplerle iletişim kurmaya çalışacaklardır.

Eğer yaşam yaygınsa, zeki uzaylılar muhtemelen teknoloji işaretleriyle daha çok ilgileneceklerdir. Ancak teknoloji sinyallerini tespit etmek zor olabilir. Dünya 1930’lardan beri uzaydan tespit edilebilen (radyo dalgaları şeklinde) sinyaller gönderiyor. Teorik olarak, bu sinyaller şu anda yaklaşık 15.000 yıldız ve yörüngelerindeki gezegenlerin üzerinden geçmiştir, ancak bu Samanyolu’ndaki 400 milyar yıldızın çok küçük bir kısmıdır. Wandel ayrıca, uzaylılardan gelen herhangi bir mesajın geri dönmesinin zaman aldığını, dolayısıyla Dünya’nın gezegen dışı yayın yapmaya başlamasından bu yana yalnızca 50 ışık yılı içindeki yıldızların yanıt verecek zamanı olduğunu yazdı.

Daha da kötüsü, Universe Today’e (yeni sekmede açılır) göre, Dünya’nın en eski radyo sinyalleri kasıtlı olarak uzaya yayınlanmadı, bu nedenle yaklaşık bir ışık yılı sonra uzaylıların onları ayırt edemeyeceği kadar bozulmuş olabilirler. (Dünyalılar uzaylılara ilk kasıtlı yüksek güçlü yayını 1974 yılında küresel yıldız kümesi M13’e yönlendirilen Arecibo mesajıyla gönderdi. Bazı bilim insanları bir tane daha göndermenin zamanının geldiğini düşünüyor).

Wandel, Samanyolu’nda 100 milyondan fazla teknolojik olarak gelişmiş gezegenle akıllı uygarlıklar çok bol olmadıkça, Dünya’nın sinyallerinin başka bir akıllı yaşam biçimine ulaşmamış olmasının muhtemel olduğunu buldu. Ancak Wandel, zamanla ve gezegenimiz giderek daha fazla radyo sinyali yaydıkça, Dünya’nın teknolojik sinyallerinin zeki dinleyiciler bulma olasılığının artacağını yazdı.

Wandel’e göre bulgular, gezegenimizden yaklaşık 50 ışık yılı uzaklıkta zeki uygarlıkların bulunmayabileceğini gösteriyor. Ancak akıllı yaşam hala orada olabilir – sadece bizim çağrımızı bekliyorlar.

Kaynak: https://www.livescience.com/aliens-technological-signals

Bu yazı Astrafizik.com tarafından Türkçeye aktarılmış olup yazının aslı livescience.com sitesine aittir, orijinaline mümkün olduğunca sadık kalmak koşuluyla dilimize çevirilmis olsa da editoryal tarafından katkılarda bulunulmuştur. Bu sebeple Astrafizik.com içerik izinlerine tabidir. Astrafizik.com referans gösterilmek koşuluyla 3. tarafların kullanımına izin verilmiştir.

YORUM YOK

Bir Cevap YazınCevabı iptal et

Exit mobile version