Zaman var mı?
Cevabın aslında basit olduğunu zannediyorsunuz değil mi: Tabiiki de zaman diye bir şey var! Sadece bir takvime veya saate bakmamız yeterli. Fakat bilim adamlarının son araştırmalarına bakılırsa zaman dediğimiz şey aslında olmayabilir.
Bu nasıl olabilir ve bu ne anlama gelir? Bunu anlamaya çalışmak ya da idrak etmek biraz zor gibi duruyor farkındayız, ancak merak etmeyin hayatımızı değiştiren bir şey olmayacak ve patronunuz doğru vakitte işe gitmediğiniz de size yine fırça atacak, üzgünüz.
Fizikte Bir Kriz
Fizik krizde. Genel görelilik ve Kuantum mekaniği, iki dev keşif ile geçtiğimiz yüzyıl boyunca oldukça büyük başarılara imza attı. Ancak şimdi bazı yeni şeyler ortaya koymanın zamanı geldi.
Kuantum mekaniği, bize atom altı dünyasındaki parçacıkların genel çalışma prensiplerini anlatır. Genel görelilik ise Newton‘un bir türlü açıklık getiremediği yer çekimi ya da kütle çekimi dediğimiz illüzyona sağlıklı ve mantıklı bir cevap verir.
Bu teorilerin ikisi de oldukça başarılı ve sağlıklı bir şekilde çalışmaya da devam ediyorlar. Ancak bu iki teorinin artık bir şekilde birleştirilebilmesi gerekiyor. Bu birleşme oldukça tartışmalı olsa da, bilim adamları genellikle her iki teorinin de yeni, daha genel bir teori ile değiştirilmesi gerektiği konusunda hemfikirdir.
Fizikçiler, çok uzun bir süredir hem bu teorinin birleştiği hem de bilinen dört temel kuvvetin bir arada nasıl çalıştıklarını ya da daha doğru ifadeyle bilinen elektomanyetik kuvvet, zayıf nükleer kuvvet ve güçlü nükleer kuvvet ile kütle çekimsel kuvvetin bir birleşimini yaratmak ve The Theory of Everything yani Her Şeyin Teorisi denen teoriyi oluşturmaya çalışıyorlar.
Kuantum Yerçekiminde Zaman
Einstein da dahil olmak üzere bir çok ünlü bilim insanı bu teoriyi oluşturmak için uzun zamandır uğraşıyor ancak çok da başarılı olunduğunu söyleyebilmek şimdilik zor gibi görünüyor. Ancak sicim teorisi denen çalışma bu alanda yapılan çalışmalar arasında bilinmeyi hak ediyor diyebiliriz. Sicim teorisi bilinen parçacıkları bildiğimiz 4 boyutlu yapıdan ziyade 11 boyutlu olarak ele almaktadır.
Ancak sicim teorisi de maalesef önemli açmazlar içinde çırpınmakta. Zira bizler 4 boyutlu bir evreende yaşıyoruz ve bu 4 boyutlu evrende çeşiti deney ve gözlemler yapabiliyoruz ancak sicim dünyası 11 boyutlu kabul ediliyor ve bu 11 boyutlu ortamda deney yapmak doğal olarak şimdilik mümkün durmuyor. Bu da doğal olarak bir çok öngörülemezlik meydana getiriyor.
Acil Zaman
Dolayısıyla, evreni açıklamak için daha yeni ve daha iyi farklı bir fiziksel teoriye ihtiyacımız olduğu kesin gibi duruyor.
Diyelim ki elimizde böyle bir çalışma var ve doğru yolda sağlıklı bir şekilde kendini geliştiriyor. Zamanın olmadığını kabul eder miydik? Fizik teorileri herhangi bir masa, sandalye veya insan kavramlarını içermez ancak bizler yine de masaların, sandalyelerin ve insanların var olduğunu kabul ederiz.
Zaman ve Ajans
Bu durumda zaman yok demek ile masa yok demek arasında bir fark yoktur. Eğer Dünya‘mızda masalar olmasaydı biraz zorlanabilirdik belki ama yine de hayatta kalabilirdik ancak zaman olmasaydı işler nasıl olurdu hayali bile şimdilik imkansız gibi duruyor.
Tüm hayatımız zamanın etrafında inşa edilmiştir. Geçmiş hakkında bildiklerimizin ışığında geleceği planlıyoruz. Kısmen, gelecekte değişiklikler meydana getirecek şekilde hareket etmeyi planlayabildiğimiz için, aracılar ( bir şeyler yapabilen varlıklar ) olduğumuza inanıyoruz.
Eğer bir gelecek yoksa ve harekete geçtiğimiz de etkileyeceğimiz bir gelecek yoksa bu durumda harakete geçmenin anlamı nedir?
Astrafizik sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.