Işıktan bile daha hızlı… Karadelikten kurtulmayı başardı… Işık hızı aşıldı, Zamanda geri gitmek mümkün…
Evet sevgili bilim severler, yukardaki bu garip ve tuhaf başlıkların peşinden koşup belki de reyting uğruna birçok anlamsız yazı okumuş olabilirsiniz. Sizi yadırgamıyoruz zira konu karadelikler olunca çoğu zaman anlatıcının da dinleyicinin de kafası oldukça karışabiliyor. Bu, maalesef oldukça doğal çünkü karadelikler ile ilgili hem birçok bilgiye sahibiz hem de neredeyse haklarında hiçbir şey bilmiyoruz.
Bir karadeliğin nasıl oluştuğu, oluşma süreçleri, uzay-zaman üzerindeki etkileri gibi (Einstein sağolsun) bir çok hususta bilgi sahibiyiz ancak bir karadeliğin içinde ne var sorusunun cevabından oldukça uzağız. Bir karadeliğin içinin ne olduğuna dair onlarca teori var ancak hiçbirinin maalesef bir kesinliği ve tutarlılığı da yok, zaten olması da teknik olarak mümkün görünmüyor çünkü bir karadeliğin merkezinden bilgi almanın herhangi bir yolu yok ve bu böyle olması gerektiğini de yine fizik kuralları söylüyor. Ama karadeliklerden daha garip bir şey daha var…
Eğer bir karadelikten daha garip bir şey varsa o da kesinlikle “Karadelik Jetleri”dir.
Nedir Efendim Bu Jet Olayı…
Bilmeyenler için “Karadelik Jetleri”nden kısaca bahsetmek gerekebilir. Bilindiği üzere karadelikler muazzam kütleli varlıklardır, inanılmaz kütleleri uzay-zamanı da muazzam boyutlarda bükebilir ve bu sayede bir girdap gibi çevresinde bulunan gök cisimlerinden madde çalmaya başlarlar. Çevresindeki gök cisminden madde çalmayı başaran karadelik doğrudan beslenmeye ve bu sebeple büyümeye başlar ve bildiğiniz üzere karadelikten hiçbir şey kaçamaz ışık bile…
Ancak bazen garip bir durum gerçekleşebilir. Eğer bir karadelik doğrudan aşırı besleniyorsa yani bir gök cisminden madde çalmak yerine neredeyse gök cismini doğrudan yutuyorsa işler biraz değişebilir. Karadelik birden hazım sorunu yaşamaya başlar. Bir geyik ya da bir koyunu yutan piton videosu görmüş olabilirsiniz ama hiç olgun bir fil yutan piton videosu yoktur. Küçük Prensin dünyasından bahsetmiyoruz sonuç olarak. Tıpkı fil yutmaya çalışan piton gibi eğer karadeliğimiz de bir anda hazmedemeyeceği bir gök cismini hızlıca yutmaya çalışırsa karadelik kutuplarında Jet diye tabir ettiğimiz ilginç bir fenomen oluşur.
Karadelik, maddeyi yutmaya başlar ancak maddenin büyük bir çoğunluğu karadeliğin merkezine ulaşamadan bu kutuplara kayar ve madde, jetler tarafından uzaya püskürtülür. Yemek yemeye yeni başlayan bir bebek düşünün, kaşığına püresini alır, iyice doldurur ancak püresini ağzına sokamadan üstüne başına döker ve çok küçük bir kısmını yutabilir. İşte aynı şekilde karadeliğimiz de bir bebek gibi maddenin büyük çoğunluğunu daha içine alamadan kutup bölgelerine kaptırarak çok küçük bir maddeyi yutabilir ve büyük bir kısım madde uzaya atılır.
Madde uzaya atılır da… Hani ışık bile karadelikten kaçamıyordu, üstelik ışığın kütlesi bile yok, nasıl oluyor da kütlesi olan bir madde karadelikten kaçabiliyor?
Güzel ve önemli bir soru. Ama şu bilgiyi doğru ifade etmek lazım, karadeliklerin bir sınırı vardır ve biz bu sınıra “Olay Ufku” diyoruz. Işık ya da madde fark etmez eğer olay ufkunu geçtiyseniz artık “Dönülmez Akşamın Ufkundayız” şarkısını söylemenin tam zamanı gelmiştir diyebiliriz. Artık geri dönüş yoktur, eğer olay ufku aşıldıysa kaçmanız imkansızdır. Ancak olay ufku aşılmadıysa – ki biz buna köprüden önceki son çıkış diyoruz – hala bir kaçış umudu vardır. İşte madde karadelikten böyle kaçıyor. Yani madde olay ufkunu aşamadan kutup bölgelerine kaçıyor ve kutup bölgelerindeki olağan üstü manyetik türbülans, maddeyi ışık hızının %90’ına varan oranlarla uzaya püskürtüyor.
Işıktan Bile Hızlı…
Aslında değil, hiçbir şey ışıktan hızlı değil. (Lütfen takyonlardan bahsetmeyin) Yukarıda maddenin jetler tarafından ışığın %90’ına varan hızlarla uzaya püskürtüldüğünü söyledik ancak bilim insanları da hata yapar. Işık hızı geçildi denmesinin sebebi hatalı ölçümlerdir. Çünkü karadelikler gözlemlenmesi mümkün olmayan cisimlerdir, bizler karadelikleri değil ancak onların çevrelerine olan etkilerini gözlemleyebiliriz. Zira bir şeyin gözlemlenebilmesi için bir ışıma yapması gerekir ancak karadeliklerden ışık bile kaçamadığı için ışıma yapması ve bu sebeple doğrudan gözlemlenmeleri mümkün değildir. Ayrıca karadelikler – neyse ki- Dünya’mızdan da oldukça uzak cisimlerdir ve bu sebeple bilim adamları hatalı ölçümler yapmışlardır.
Hatalı ölçüm size garip gelmesin zira bilim dünyası aslında meşhur hatalı ölçümlerle doludur. Ama bu başka bir yazının konusu. Girişteki garip başlıkların tamamı aslında bu jetlerin püskürme hızlarının yanlış hesaplanması ya da karadelik jetlerinin yanlış anlaşılmasından kaynaklı atılmış manşetlerdir. İşin aslını size mümkün olduğunca basit bir şekilde anlatmaya çalıştık. Umarız bundan sonra bu başlıkları ya da jet ifadesini gördüğünüzde aslında neyin anlatılmaya çalışıldığını anlamış olursunuz.
Peki sizin bu konu hakkındaki düşünceleriniz nedir? Yorumlarınızı aşağıya eklemenizi bekliyoruz.
Bu yazı Astrafizik.com sitesine ait özgün bir içeriktir ve bu sebeple mülkiyeti yazara ve temsil ettiği siteye aittir. Astrafizik.com ve yazar Sinan YAVUZ referans gösterilmek koşuluyla kullanımına izin verilmiştir.
Astrafizik sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.